Karagül dizisinin sezon açılışı olan 13. bölüm hızlı başladı bölüm ortalarında tempo düşse de, dizi son dakikalarda toparladı.
Beni çok fazla çeken, ekrana kilitleyecek türden bir hikaye değil Karagül’ün hikayesi. Bilirsiniz entrikalı hikayeler kalbimi sıkıştırıyor. 🙂 Konumuz bu değil, dizinin neden çok izlendiğini, tuttuğunu daha önce yazmıştım. Bu kez başka konulara değineyim istiyorum.
Dizide Hilal Altınbilek izlediğim her bölümde dikkatimi çekiyor. Bir oyuncunun iyi olup olmadığına birkaç farklı rolü izlenmeden karar vermek doğru değil. Önceki projelerinin sadık izleyicisi olduğunu söyleyemem ama umarım bundan sonraki işleri beni yanıltmaz. Bu kadında “ışık” var. Yerli Mina Kulis olur vallahi…
İkinci sezonda Karagül nasıl sürer diye sorarsanız. Bu sezon bu iş hangi noktadan yürütülür diye düşünürken yanıtı senaristler verdi. Baran karakterinin git gide sivrilmesi bu sezonun çıkış yolu olacak gibi. İlk bölümden tahminim: bu sezon Baran ile Kendal’ın arasının gerginleştirilecek. Kendal’ın yumuşak karnı olan Baran bir de Narin’in değil Ebru’nun oğlu olduğunu öğrenirse dengeler tamamen değişir. Hoş öğrenmese bile bir şekilde saf değiştirecek ve Ebru’nun tarafında durmaya başlayacak gibi geliyor bana. Fırat’ın da kızı çıkar gelir, geçmişi deşilir, cinayet sırrı ortaya dökülür. Bir de Fırat ile Ebru’nun arasındaki “elektrik” masum ve engellerle dolu bir aşka evrildi mi tamam… Zaman ne gösterir bilemem ama bu tansiyon diziyi ikinci sezon yürütür.Tabi bunlar tamamen tahmin. Son sahne ayrıca heyecan doluydu ve merak uyandırdı, sanki sezon finali bu bölümmüş gibi geldi izlerken. Neyse ki izleyici yeni bölüm için yalnızca 1 hafta bekleyecek.
Karagül’de devamlılık sorunu olarak tek dikkat çeken nokta dizinin belli bir bölümünden sonra Mesut Akusta’nın gözüne kan oturmuş olmasıydı. Bir sahnede sağlıklı olan göz, 5 dk sonra yumruk yemiş gibi kanlanmıştı. Olabilir, makyaj da çözüm değil ne yapsaydık diyebilir elbette ekip. “Kendal ağam gözüne ne olmuş” diye eklenecek ufacık bir replik ve buna karşılık verilecek Kendalvari bir “Sana ne? Bir bu eksikti, durup dururken… Hal mi bıraktınız insanda” konuşmaları bu gerçeklik sorununu ortadan kaldırırdı halbuki. 🙂 Bunlar detaylar tabii, bu arada geçmiş olsun demeyi de ihmal etmeyeyim.
Tansiyonumu yükselten senaryo detaylarına gelirsek. Dizinin ağalık üzerinden yürüyen hikayesi bir ayağını daha muhafazakar temele dayıyor. Annelik hikayede kilit unsur. Çocuğu olmadığı için başkasının çocuğuna annelik yaparak kimlik edinen Narin’de olduğu gibi dizide anneliğin kadına statü kazandırdığı ortada. 10 dakikada bir “analar sabreder”, “anamsın benim”, “ana dediğin böyle olur” gibi cümleler sarf edildi hikayede. Hele Kadriye Hanım’ın (Şerif Sezer) şu sözleri izlerken ağzımı açık bıraktı: “Kadınlıktan analığa ilk adım acıyla atılır doğum sancısı gibi. Ana olmak acıya şerbetli olmaktır. Sen bu sabah acıdan kaçarak analık imtihanından sınıfta kaldın. Ana mısın ispat et o vakit? Analık haktır sen bunu hak ediyor musun?” Anneliğin bu kadar yüceleştirilmesi bana çok tehlikeli geliyor. Kadınlığın öncesine konulan bu şart ister istemez bir baskı unsuru oluyor. Çocuk doğuran kadının değerlendiği dizileri her hafta izler, bu sözleri aforizma gibi tek tek sosyal ağlara yazarken, annelik gereği bu kadar üstelenirken “üç çocuk yapın” diyen Başbakan’a isyan etmek ne kadar da tutarsız değil mi? Neyse…
Dizinin yeni bölümü başlamadan özetinde dikkatimi çeken bir ayrıntıyı da paylaşmam gerek. Dizi biliyorsunuz Halfeti’de çekiliyor. Özet sahnelerinde İstanbullu Ebru (Ece Uslu) yörenin yerlilerini tehdit eden Kendal’ı (Mesut Akusta) şikayet etmekle tehdit ediyordu. Ancak asker geldiğinde yerli halk susmayı tercih ediyordu. Ağadan korkuya mı böyle davranıyor bu insanlar, yoksa senaristler gerçekten bölge halkının askerle olan ilişkisini mi resmetmeye çalıştı yoruma açık. Ancak Halfeti’nin çekim yeri olması ile yörenin politik önemi düşünüldüğünde bu sahne bana çok çok ilginç geldi yazmadan geçmeyeyim.
Karagül’ün reytingleri nasıl gelir sorusuna cevabım ise şöyle. Dizi başlarda iyi dirense de anlık SBT reytinglerine göre Medcezir’in gerisinde kaldı ancak dizi biter bitmez reytingini artırarak diğer rakiplerine fark attı.