Pis Yedili’den sonra Beni Böyle Sev ile ekranda olan güzel oyuncu Eda Ece ile Dipnot Tablet için söyleştik. Büyük hayran kitlesiyle fark yaratan Ece, sempatikliği ve içtenliğiyle beğeni topluyor. Siz de genç oyuncuyu biraz daha yakından tanımak isterseniz buyurunuz:
Şu önermeye katılır mısın: “Ekrandaki tüm diziler birbirinin aynı.” Sence ekranda fark yaratmak için ne tür riskler alınmalı?
Evet çoğu diziyi izlerken hikayelerin çoğunlukla benzer oldugunu görüyoruz. Temelde hikayeler benzer mesajlar veriyor, zaten dünyada da böyle örnekler ama farklı bir dille anlatmak fark yaratıyor ve ilgi çekiyor. Bu tarzda işlenen dizilerde izleniyor zaten. Risk alınmalı… Yeni şeyler denenmesi taze kan olur, yeni nesilden yeni fikirler çıkabilir.
Farklı senaryolarda rol almış bir oyuncu olarak hayatın senaryosu karşısında şaşırdığın oluyor mu?
Evet hep şaşırıyorum bu durumu seviyorum ama… Ben hayatın bu kadar bilinmez olması duygusunu seviyorum.
Uzun süredir ekranda olan bir işe sonradan dahil olmak zor olsa gerek. Setin ilk günü desem…
Beni Boyle Sev ekibi ve oyunculariyla son derece profesyonel ve huzur dolu bir ortamda çalışıyor. Bu düzen beni mutlu etti. Keske her set bu kadar düzgün çalışsa. Benim adıma zor olmadı bu duzene alışmak çünkü her şey çoktan oturmuştu, kolayca uyum sağladım.
İŞİN STARI SENARYOSUDUR
Oyuncu kadrosu değişse de Beni Böyle Sev yoluna devam edebiliyor… Bu açıdan bakınca starı kendisi olan, tek bir yıldızı olmayan bir dizide rol almak senin için avantaj mıdır? Yoksa oyuncuyu bu bağ içinde değersizleştiren bir durum mudur?
Tabii ki avantaj. İşin starı senaryosu bence. Oyuncusu için izlediğim çok film ve dizi oldu ama sonunda yine beni etkileyen kısmı senaryosu oluyor. Hikayeyi sevmezsen, filmi sevemiyorsun.
Psikoloji, sanat tarihi ve ekran önü… Oyunculuk senin kariyerinde son durak mı?
İnan bilmiyorum. Fikirlerim, isteklerim her sene başkalaşıyor. Farklı şeylerle ilgilenmeyi seviyorum.
Aşkları gençlerin aşka inancını güdüleyen karakterler oynadın ekranda. Sen aşka inanıyor musun?
Evet inanıyorum… Aşka da sevgiye de… Hayatımda ailem ve arkadaşlarımla çok değerli ilişkilerim var.
Rüyalarının gerçek olduğunu duydum, gerçek en ilginç rüyanı paylaşır mısın?
Bu konuyu hangi roportajda neden soyledim bilmiyorum. (Gülüyor) Bazı aradığım cevapları bilinçaltımın bana gosterdiklerini çözümleyerek bulduğum oldu ama bu bir süper güç değil elbette…
BİR GÜN ÜNLÜ OLMASAM BU BENİ ÜZMEZ
“En iyi oyuncu ben olayım” demektense en mutlu insan olmayı daha çok istiyormuşsun, mutlu olmak için Eda’nın neyi eksik veya neler tamam ve mutlu?
Hayatında mutlu olmak en ulvi amacın olmalı. Oyuncu olmak seni mutlu ediyorsa onun en iyisi olmak belki senin mutluluk tanıımın olabilir. Kişiden kişiye değişir. Ben daha basit şeylerle mutlu olmayı seviyorum o yüzden mutluluğu yaptığım işle tanımlayamıyorum. Ailemle arkadaşlarımla stresten uzak bahçemle uğraştığım bir hayat öngörüyorum sağlıklı ve stressiz olduğum benim icin budur hayat. Benim de hırslı olduğum yerler oluyor, geçinmek adına ben de çalışıyorum sevdiğim işten para kazandığım için çok şanslıyım ama bir gün ünlü olmasam bu beni üzmez çünkü amacım bu değil. Oyunculuk yapamasam evet belki üzülürüm ama daha bir çok yönüm var benim, tek birine bağlanmis değilim. Hayatta deneyimlemek istediğim çok şey var.
Haydi kısa kısa cevaplayalım:
Seni en iyi kim tanır?
Babam.
Gecenin bir yarısı kapı çalsa gelen kimdir?
Ablam
Asla oynamam dediğin bir rol var mı?
Büyük konuşmamayı tercih ediyorum.
Sen kendini tek kelime ile nasıl tanımlarsın?
Guvenilir.
On yıl önceye dönsen kendine ne demek isterdin?
Her şey olacağına varıyor bekle ve gör (Gülüyor)
“Beni böyle sev seveceksen” diyebileceğin kötü bir huyun var mı?
Benim adıma birinin karar vermesi durumu zor geliyor malesef.
Röportaj: Gizem Kaboğlu
Dipnot Televizyon yazılarını ve çok daha fazlasını Dipnot Tablet dergide okuyabilirsiniz.
App. Store’dan iPad ve iPhone’nunuza ÜCRETSİZ indirmek için tıklayınız.