Kalbim Ege’de Kaldı’nın Mustafa’sı Alper Saldıran: “Hiçbir Aşkım Nefretle Başlamadı”

Yaz ekranının en komik aşk hikayesine can veriyor… Kalbim Ege’de Kaldı’nın başrolü Alper Saldıran ile Dipnot Tablet için söyleştik. Diziden müzik merakına, aşktan oyunculuk hikayesine kadar pek çok konuya değindiğimiz röportaja kulak vermek ister misiniz?

 

Alper Saldıran Röportaj
Alper Saldıran Röportaj

Senin için romantik komedilerin aranılan oyuncusu demem yanlış olur mu? Yoksa bir oyuncu olarak bu haksızlık olarak göreceğin bir tanım mı?

-Aslında bugüne kadar sadece romantik komedilerde oynamadım… Sanırım insanlarda oluşan bu algı o tarz işlerin daha popüler olmasından kaynaklanıyor. Romantik komedi ya da dram… Hangisi olursa olsun işinizi icra edişinizden dolayı sizin tabirinizle aranılan biriysem ne mutlu bana.

İzleyici neden Kalbim Ege’de Kaldı izlemeli? Ekrandaki diğer işlerden farkı ne?

-Kalbim Egede Kaldı, bana geldiğinde önce beni hikayesiyle etkiledi. Senaryoyu okuduğumda ince bir mizah vardı, sıcak, samimi, gerçekçi dili dikkatimi çekti. Sonrasında oyuncu kadrosu ilgimi çekti. Çalışmaya başladık, harika bir ekiple karşılaştım. Çok kısa zamanda bir sinerji oluştu, bunun tadını çıkartıyoruz… Bu seyirciye de yansıyor. Bugün dizinin 2 saatte geçen bir bölümünü çekmek, ekip içinde oyuncu açısından da ciddi emek istiyor. Neden izlemeli sorusunun yanıtı olarak da; zaten boğucu, stresli bir hayat var hepimizin omuzlarında. İnsan istiyor ki bir soluk alsın, başka bir dünyanın atmosferine gitsin, gülümsesin… Kalbim Egede Kaldı’nın bunu yapabildiğini düşünüyorum. Bu da izlemeyi hak eder…

Okumaya devam et Kalbim Ege’de Kaldı’nın Mustafa’sı Alper Saldıran: “Hiçbir Aşkım Nefretle Başlamadı”

O, Yazın Ege Komedisinin Yakışıklı Patronu: “Her Yaz Kalbim Ege’de Kalırdı…”

Kalbim Ege’de Kaldı’daki yakışıklı patron Yaman rolüyle dikkatleri üzerine çeken Eren Hacısalihoğlu, Dipnot Tablet’in sorularını yanıtladı. Mütevazılığı ve esprili üslubuyla kalbinizi kazanacak başarılı oyuncunun samimi söyleşisiyle sizleri baş başa bırakıyorum. Unutmadan… Röportaj çocukluk anıları, açıksözlü itiraflar ve etkin dozda gülümseme içeriyor. İyi seyirler, keyifli okumalar…

İzleyici neden Kalbim Ege’de Kaldı izlemeli? Ekrandaki diğer işlerden farkı ne?

Bir işin komik olması için romantik olması gerekmiyor mesela sadece bunun için bile izlenebilir. Kaldı ki içinde çok naif hikayeler de var, aile bireyleri Ege’nin herhangi bir köyünde rastlayabileceğiniz gerçek, sıradan insanlar. Bu doğallık seyircinin hoşuna gider diye düşünüyorum. Abartılı zenginlikler gerçek dışı asklar kara sevdalar yok bizim hikayemizde. Ne anlatıyorsak olağan, her an herkesin başına gelebilecek cinsten.

Eren Hacısalihoğlu Röportaj
Eren Hacısalihoğlu Röportaj

ÇİRKİN AMA İYİ OYUNCU OLARAK ANILMAYI TERCİH EDERDİM

İyi oyuncu mu yakışıklı oyuncu mu? Yakışıklı oyuncu vurgusu rahatsız eden bir şey mi, haksızlık mı?

Görsel bir iş bu sonuç olarak ama ne olursa olsun artık izleyici yakışıklı-güzel fakat sadece ona güvendiği için kamera karşısında olanları yemiyor. Fiziksel özellikler tabi ki önemli. İnsanlar bakınca su gibi kadınlar, yakışıklı adamlar görmek ister muhakkak, ama benim tercihim çirkin fakat iyi oyuncu diye anılmak olurdu.

Yakışıklı olmak büyük bir armağan ama bedeli oldu mu senin için?

Her fırsatta ayni şeyi soyluyorum; bir röportajımda söylediklerim biraz çarpıtıldı ve isin sonunda “yakışıklıyım diye is kaybettim” başlık oldu. Ben böyle bir cümle kuramam, beceremem. Ayrıca kendimi yakışıklı da bulmam zaten. Gerektiğinde kendini çirkinleştirmeyi de göze alabiliyorsa oyuncu için hiçbir durum dezavantaj olamaz.

Okumaya devam et O, Yazın Ege Komedisinin Yakışıklı Patronu: “Her Yaz Kalbim Ege’de Kalırdı…”